Törene, Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Azmi Ofluoğlu, Rektör Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu akademisyenler, idari personel ve öğrenciler katılım sağladı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının ardından törenin açılışında bir konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Hacısalihoğlu, “Bizim için en önemli bir gündeyiz. Cumhuriyetimizin 100 yılı. İnsan ömrü açısından uzun sayılabilir, ama milletler açısından, devletler açısından 100 yıl çok da uzun sayılmaz, bu bir başlangıç bile sayılabilir. Yüzyıllar boyunca Cumhuriyetimiz yaşayacak ama bütün Dünyaya bütün mazlumlara nasıl nelerin başarıldığını da bilinç düzeyine kazıyarak yaşayacak. Cumhuriyetimiz, büyük bir mücadelenin sonunda kurulmuştur. Pek de benzeri yoktur. İnsanlık tarihine, siyasi tarihe bakınız; içeriğinde saklı olan belki ayrıntılarda da çok esasların öne çıkartılması gereken, çok özgün yanları vardır ve bir örnek niteliğinde tarih yazılıdır aslında. Adı cumhuriyet olan yer yüzünde birçok devlet adı sayabilirsiniz. Ama esas o cumhuriyetin içindeki ruhtur. Yani nedir o? Hakimiyet-i Milliye demiş Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Milletin egemenliği ve onu taçlandıran onu var eden onu süreklileştiren tam bağımsızlıktır. Milletin egemenliğini dip diri canlı iradeli ayakta tutan yegâne hedef tam bağımsızlık esasıdır, ruhudur, mücadelesidir. Bu iki temel üzerindedir bizim Cumhuriyetimiz. Kurulurken de mücadelesi verilirken de hep bu hedef esas alınmıştır” dedi.
“Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yol, emperyalizme karşı mücadelenin yoludur.”
Rektör Prof. Dr. Hacısalihoğlu emperyalizmle mücadelenin altını çizerek “Dün de bugün de verdiğimiz mücadele sömürüye, emperyalizme karşı mücadeledir. 100 yıldır bu mücadele hiç eksilmemiştir. Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yol, emperyalizme karşı mücadelenin yoludur. Bu mücadele hiç eksilmemiştir. 1.Dünya Savaşı aslında bitmeyen savaştır. Emperyalizmin, Osmanlı coğrafyasına bıraktığı kirli miras; sahte sınırlar, kukla yönetimler, etnik ve mezhepsel fitne iklimidir. Bugün de bunun üzerinde emperyalist saldırılarına devam ediyor. Filistin’de kirli ajandalarındaki kirli çıkarlar uğruna hastaneler, okullar, camiler bombalanıyor, bebekler, çocuklar, kadınlar katlediliyor, soykırıma uğratılıyor. Cumhuriyetimizin yeni 100.yılında insanlığa sahip çıkacak, zalimlere karşı mazlumların nefesi, umudu olacak tek ülke Türkiye’dir, Türk Milletidir...” dedi.
“Bilgiyi bilince dönüştürün”
Öğrencilere de seslenen Prof. Dr. Hacısalihoğlu sözlerine şöyle devam etti:
“Sevgili gençler çok okuyun çok. Bilmelisiniz ki, tarih çakılı bilgi yığını değildir. Okuduklarınız sadece bir bilgi olarak kalmamalıdır. Bilgi bilince dönüşmedikçe de çok işe yaramamaktadır; ne olur bilgiyi bilinç düzeyinize taşıyın. Tarih de bir bilinç işidir ve yaşayan bir şeydir. Hani derler ya tarih tekerrür eder. Tarih, inişleriyle çıkışlarıyla bir süreçtir ama oradan çıkartılacak olan o canlı yaşayan bilinç düzeyi, sizi geleceğe götürür, geleceğe ışık tutar. O yüzden ne yaşadık? Nasıl yaşadık? Ecdat nasıl başardı? Milli mücadelenin kahramanları başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk neyi hedefledi? Şehitlerimiz neden şehit düştüler? Bu dava neyin davasıdır? Dolayısıyla bunların bilinç düzeyine taşınması esastır. Bu bizim en önemli sorumluluğumuzdur, dayanağımızdır.”
“Hakimiyet-i Milliye ve tam bağımsızlık demokrasinin temelidir”
Basralı Ömer’in mektubuna dikkat çeken Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu demokrasi hakkında şunları söyledi: “Bizim Cumhuriyetimizin içinde saklı olan şey milletin egemenliğidir. Demokrasi maalesef lastikli bir kavrama dönüştürülmüştür. Zulüm çekenlere karşı, mazlumlara karşı, demokrasi sonuçta kol kanat germesi gereken bir şeydir ama asıl onu taçlandıran şey Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün esas aldığı iki temeldir: Hakimiyet-i Milliye ve tam bağımsızlık. Bu ikisi birlikte olmadığı sürece demokrasi de demokrasi olmuyor ve çocukları koruyamıyor. Kundaktaki bebekler, annesinin karnındaki doğmamış bebekler katlediliyor bugün bunu yaşıyoruz ve dünya bunu seyrediyor.”
Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu sözlerini şu cümlelerle noktaladı: “Hangi alanda eğitim alıyorsanız alın, hangi mesleği hedefliyorsanız hedefleyin o alanın en iyisi en bilinçlisi olun. Ne olur çok okuyun, kelime dağarcığınız artsın, gerçeklerle buluşun, sorgulayın, anlayın. Cumhuriyet sizin ellerinizde sizin bayraklarınızda, neferlerinizde, önderliğinizde binlerce yıl tam bağımsız olarak millet egemenliği ile yaşayacak. O açıdan Türkiye’nin Yüzyılı dedik, Türk Milletinin Yüzyılı dedik ve Yeni Yüzyıla yürüyoruz diyoruz. Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, onun bütün dava arkadaşları ve toprağa kanıyla canıyla şehit düşen bütün şehitlerimizi, gazilerimizi minnetle, şükranla ve rahmetle anıyoruz. Allah onlardan bin kere razı olsun. Yüzyıllarca sürecek olan istiklal yürüyüşümüz kutlu olsun, yaşasın tam bağımsız Türkiye, yaşasın kimsesizlerin kimsesi Cumhuriyet!”
Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz Tezcan: “Gelecek yüzyılda daha da güçlenmiş olmak dileğiyle”
Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz Tezcan günün anlam ve önemine ilişkin yaptığı konuşmasında tarihte Cumhuriyetin ilanına giden yolda yaşananları, Cumhuriyetin ilanını hazırlayan gelişmeleri, Cumhuriyetin ilanını ve Cumhuriyetin kazandırdıklarını ele aldı. “Bugün kahraman ecdadımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Gelecek yüzyılda daha da güçlenmiş olarak anmak dileğiyle” diyerek sözlerini noktaladı.
Törenin ardından Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Azmi Ofluoğlu, Rektör Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu ve beraberindeki heyet Galeri Yeni Yüzyıl’da “Yeni Yüzyıl’da 100.Yıl Cumhuriyet” sergisinin açılışını gerçekleştirdi.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.