Türkiye'nin önde gelen lösemi ve kanserle mücadele eden sivil toplum kuruluşlarından biri olan LÖSEV, Ergene Havzası'ndaki kirlilik sorununa dikkat çekerek, bölgede halk sağlığını tehdit eden ciddi bir duruma işaret ediyor. Türkiye'nin en verimli tarım topraklarından biri olarak bilinen Ergene Havzası, yıllardır ağır metal, kimyasal ve evsel atık kirliliğiyle mücadele ediyor. LÖSEV Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı, bu kirliliğin bölgedeki toprakların ve su kaynaklarının kanserojen etkiler yarattığına dikkat çekiyor.
Vakfa kayıtlı kanserle mücadele eden aileler, gönüllüler ve çalışanlar, Ergene Havzası'nda düzenlenen bir etkinlikte bir araya gelerek "Sen de kansere dur de" çağrısı yaptılar. 500'e yakın kişinin katıldığı bu aktivist etkinlikte, Ergene Nehri'nin zaman içinde kontrolsüz bir atık kanalına dönüştüğü ve içinde yaşamın sürdürülemediği vurgulandı. Katılımcılar, nehir suyundan elde edilen balıkların ve bölgedeki tarlalarda yetiştirilen ürünlerin tüketilmesinin kanser riskini artırdığına dikkat çekti.
LÖSEV yetkilileri, Ergene Havzası'ndaki ağır metal kirliliğinin mesane, prostat ve böbrek kanserlerine neden olduğunu belirterek, Trakya bölgesindeki kanser vakalarının son 10 yılda ne kadar arttığının kamuoyuyla paylaşılmasını talep ediyor. Vakfın basın bildirisinde, bölgedeki fabrikaların denetim sıklığı ve kaç kişinin kansere yakalandığı gibi önemli sorular da soruldu.
"Ergene, yıllar önce pırıl pırıl bir nehirken şu anda içinde hiçbir canlının varlığını sürdüremediği kontrolsüz bir atık kanalına dönüşmüş durumda. Bu nehirden balık tüketenler ve buradaki tarladan elde edilen ürünleri kullananların kanser riski altında olduğu bir ülke burası," diyen LÖSEV yetkilileri, sorunun çözümü için hükümet ve ilgili makamların şeffaf bir şekilde harekete geçmesini ve kamuoyunu bilgilendirmesini bekliyor.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.