Tekirdağ
24 Kasım, 2024, Pazar
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

Kanser Farkındalık Günü

06 Şubat 2024, Salı 17:05

4 Şubat Kanser Farkındalık Günü! Ne ağır bir kelime, değil mi, bu kanser? Dünya genelinde her 6 ölümden biri kanser nedeniyle oluyor; yaklaşık 10 milyona yakın kişi kanserden hayatını kaybediyor. Ülkemizde ise bu sayının 100.000'i aşkın olduğunu istatistiklerden öğrenebiliyoruz. 4 Şubat Dünya Kanser Günü, farkındalık yaratmak ve Dünya Kanser Bildirgesini desteklemek amacıyla anılan bir gündür.

Hayatımızın her anında, şu an değilse de belki bir gün, hepimizin kapısını çalabilir bu can sıkıcı misafir. Yaşadığımız coğrafyada fiziksel birçok olumsuz etken var. Hava kirliliği... Her şey bir yana, dikkat etmemiz gereken çok basit şeyler olduğunu söylüyor uzmanlar: sigara kullanımı, fazla alkol tüketimi, yabancı madde kullanımı, yetersiz ve düzensiz beslenme, işlenmiş GDO'lu ürünlerin tüketimi, hareketsizlik, birer kanser davetçisi olabiliyormuş. Tüm bunların farkında bireyler olarak, en azından bir şeyleri değiştirmeye bu gün başlamalıyız. Hem kendimiz hem de sevdiklerimiz için!

Öte yandan, en çok da ruhsal çöküntü halimizden besleniyor namussuz! Bir yazıda okumuştum, bu ruhsal sağlığımızın fiziksel sağlığımızın önündeki bariyer olduğunu belirtmişti. Çoğu zaman bunu ikinci plana atıyoruz. Yetişmek önemli çünkü!

"Aman elalem ne der? Ya yetişmezsem? Ya olmazsa? Ya tutmazsa?" diye diye... Evhamlarımızla ömrümüzden ömür gidiyor. Eskiden bu evham konusunda bir ikon olan, kulakları çınlatsın canım babaannem, bir şeye korktuğunda "yarı ömrüm geri gitti" derdi! Hakikaten ne doğru! Korkularımız ve kaygılarımız bizi boşlukta savuruyor. Elalem zorbası yakamızı bırakmıyor, eh işte en çok olanlar kendimize oluyor. Bir vlog'ta izlemiştim, rahmetli Demir Leydi Neslican Tay'ı diyordu ki: "İkinci kanser nüksüm cüzdanımı kaybettikten sonra oldu, öyle üzülmüştüm ki!" Onun bu ifadesi hep kulağımda çınlıyor o zamandan beri...

Hayat çok kısa, her zaman mükemmel olmak zorunda değiliz ve aslında insan olmanın bir parçası da, bu eksiklikleri kabul etmek ve kendi sınırlarımızı tanımaktır. Herkesin kendine özgü güçlü ve zayıf yanları vardır ve bunlar bizi tamamlar. Sağlığımızı korumak ve önemsemek, hayatta önemli bir önceliğimiz olmalı. Her zaman her şeye yetemeyiz, ancak sağlığımızı riske atmamak, yaşamımızı daha iyi ve daha dengeli bir şekilde yaşamamıza yardımcı olur. Biraz nazar payı her zaman iyidir, sağlığımızı koruyarak hayatın tadını çıkarabiliriz. Biz en iyisi mi; ruhumuzu ve bedenimizi güzel besleyerek, ahir ömrümüze kaliteli zamanlar güzel anılar eklemeliyiz. Ağız dolusu gülmeyi, anı kaçırmadan yaşamayı, bazen günün telaşından tadına varamadığımız bir bardak çayın hafif mayhoş tadını, tarhananın içindeki baharatların aromasını, kiraz çiçeğinin hafif ekşimsi tatlı kokusunu hatırlamalı ve sakin olmalıyız! Yaşıyoruz, seviliyoruz, bunun kıymetini bilmeli ve sevdiklerimize sıkıca sarılmalıyız! Öyle ki en büyük ilaç sevgi!

Yorumlar

  • yorum avatar
    Gülay AVCİ
    09-02-2024 10:50

    Kalemine,ruhuna sağlık. İçinin güzelliği yazına yansımış.

  • yorum avatar
    Birgül
    06-02-2024 22:47

    Canım Damlam eline emeğine sağlık ?Güzel yüreklim

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.