ONLAR DAHA ANA KUZUSUYDU
27 Ocak 2024, Cumartesi 12:21Sabah okula giderken uyandırmaya bile kıyamadılar, sobaları yaktılar uyanmadan çocukları. Sabah kahvaltıda gözlerinin içine baktılar, karınları tok okula gitsin diye. Köşeyi dönene kadar dua ettiler ‘Allah zihin açıklığı versin ‘diye. Karne günü o karneler nasıl gelirse gelsin, anlına bir öpücük kondurdular. Olsun dediler belki seneye olur ya da aferin aslan oğluma dediler. İlk aşklarında onlarla sevindiler belki. Top oynamaya giderken bin tembih ettiler ‘soğuk su içme’ diye. İlk adımlarından öğrendikleri ilk harfe kadar hep yanı başındaydı anne babaları. İlk takım elbisesi ablasının düğününde alınmıştı ya da sünnet düğününde. Ne gurur duymuştu annesi ‘aslan parçam, yiğidim yakışıklı oğlum’ diye.
İlk sakal tıraşını babası yapmıştı sonra yapmayı öğrenmişti kendisi. Sofrada ya anne ya baba hep çok aç değildi evlatlar doyup kalkana kadar. Eli iş tuttuğunda babasının yardımcısı, kardeşinin yenilmez kahramanı abisiydi. Resim dersinde bayrak çizer kıp kırmızıya boyardı, millî bayramlarda asker kıyafeti alınınca ağlamıştı sevinçten belki de. En güzel şiirleri okudular 30 Ağustos’ta ,29 Ekim’de. Birinin annesi yoktu, birinin babası, birinin ailesinde şehit vardı birinin gazi, biri evladını bırakıp gitmişti cepheye diğeri yavuklusunu. Mustafa Kemalin askerleriydi onlar, doğdukları gün kaderleri alınlarına yazılan.
Depremzedeydi biri, evliydi diğeri ellerine kınalar yakılarak uğurlandılar evlerinden, şimdi Albayrak’la son bir kez gelmişlerdi evlerine helallik almaya. Giderken de omuzlarda gitmişlerdi, dönerken yine omuzlardaydılar. Kimsenin kestiremediği o uzun saçını askere gideceği belli olduğunda koşarak kestirmişti. Vatandan kıymetli değildi, asker olmaktan önemli değildi hiçbir şey. Bahçesine bir sürü insan gelmişti onu karşılamaya, komutan ilk babasını bulmuştu haberi vermek için, annesine bilemediler nasıl söyleyeceklerini.
Baba dağdı yıkılmazdı ama o kocaman adamlar Vatan Sağ olsun derken kalplerine ağladılar içeriden. Annesi doğurduğu andan bugüne kadar tüm haklarını helal etti evladına. Kalbi acı içinde çarpan bir şehit annesiydi o artık. Kınalı kuzusuna izne gelince ördüğü eldivenleri hatırladı, görmemişti anasının ördüğü yün eldivenleri. Evladını doğururken hızla atan kalbi gömülürken bakmaya dayanamıyordu. Vatan sağ olsun diyordu acı içinde göz yaşları içine akarken. Evladının yeri şehitlikti artık adı soyadı kazınmıştı silinmez harflerle vatan toprağına. Bayrak ve çiçeklerle donatılmış mezarda bıraktı evladını.
Her sabah bir yan gururlu, bir yan eksik uyanılacak artık o evlerde. Dokuz evlat artık yoktu. Bu vatan için canlarını feda etmişti onlar, biz onların emaneti koruyacağımıza söz verdik yine. Gömülürken şehit; annesinin sol yanı babasının sağ yanıyla gömüldü kim bilebilir. Ancak evinde yaşayan bilir acıyı.
Tüm şehitlerimize şükran ve minnetle…
Saygılarımla
Gülşah Kezer Engin
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Sinem BertanCin
03-02-2024 16:39Yüreğine kalemine sağlık.
Canan İŞBİLEN
31-01-2024 01:13Yüreği kalbi güzel insan?
Duygu Geyik
27-01-2024 13:10Gülşah hnm yine çok güzel bir yazı
Erdal Güngördü
27-01-2024 12:53Çok duygu dolu bir yazı olmuş. Ellerine sağlık. İnşallah hiç unutmayacağız onları. ?Rabbim geride kalanlara sabırlar versin.